SÜNEN EBU DAVUD

Bablar    Konular    Numaralar  

TIB BAHSİ

<< 3893 >>

NUMARALI HADİS-İ ŞERİF:

 

حَدَّثَنَا مُوسَى بْنُ إِسْمَعِيلَ حَدَّثَنَا حَمَّادٌ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ إِسْحَقَ عَنْ عَمْرِو بْنِ شُعَيْبٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ جَدِّهِ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ كَانَ يُعَلِّمُهُمْ مِنْ الْفَزَعِ كَلِمَاتٍ أَعُوذُ بِكَلِمَاتِ اللَّهِ التَّامَّةِ مِنْ غَضَبِهِ وَشَرِّ عِبَادِهِ وَمِنْ هَمَزَاتِ الشَّيَاطِينِ وَأَنْ يَحْضُرُونِ وَكَانَ عَبْدُ اللَّهِ بْنُ عُمَرَ يُعَلِّمُهُنَّ مَنْ عَقَلَ مِنْ بَنِيهِ وَمَنْ لَمْ يَعْقِلْ كَتَبَهُ فَأَعْلَقَهُ عَلَيْهِ

 

(Şu'ayb b. Abdullah b. Amr b. Âs'ın) dedesinden rivayet olunduğuna göre; Rasûlullah (s.a.v.) kendilerine korkudan (kurtulmaları için şu) sözleri öğretirmiş:

 

"Allah'ın gazabından, kullarının şerrinden, şeytanların vesveselerinden ve (onların) bana uğramalarından, Allah'ın tam olan kelimelerine sığınırım."

 

(Ravi sözlerine devam ederek dedi ki): Abdullah b. Amr (b.Âs), bu sözleri çocuklarından aklı eren kimselere öğretir, aklı ermeyenlere de yazıp üzerine asardı.

 

 

İzah:

Tirmizî, da'avât; Muvatta, şi'r; Ahmed b. Hanbel, II, 181, IV, 57, VI, 6.

 

Rasûl-i Zîşan Efendimiz, uykusu içerisinde korkan kimselere bu duayı öğrettiği gibi, uykusu kaçıp kendisini uyku tut­mayan Halid b. Velid'e de uykusuzluktan kurtulması için yine bu duayı öğ­retmiştir.[Nevevî, el-Ezkâr, (Çev: Abdülhalık Duran), 125-126.] Bu bakımdan metinde geçen bu dua, uyku içinde ve uyku dı­şında her türlü korkulu ve sıkıntılı haller için çok tesirli bir şifadır.

 

Hz. Âişe (r.anha)'nın haber verdiğine göre; Hz. Nebi duayı öğ­rettikten üç gün sonra Halid Hz. Nebi'in huzuruna gelip, bu duayı okuduktan sonra geceleyin kendisine arız olan korkudan kurtulduğunu söy­leyerek teşekkür etmiştir.[Muhammed b. Allan, el-Fütühâlü'r-Rabbâniyye, III, 185-186.]

 

Metinde geçen "Allah'ın gazabı" kelimesinden maksat, Allah'ın yardı­mını kesip intikam almasıdır. Şeytanların bir kula musallat olabilmeleri ise ancak Allah'ın ondan yardımım kesmesinden sonra mümkün olur.

 

Hadİs-i şerifte öğretilen bu dua, "... ve onların yanımda bulunmaların­dan sana sığınırım Rabbim"[Mu'minûn 98] meâlindeki âyet-i kerimeden iktibas edilmiştir

 

Bu hadis-İ şerif âyet ve duaların muska şeklinde yazılarak taşınmasının caiz olduğunu söyleyen Hz. Âişe ile Ahmed b. Hanbel ve Şâfiîlerin çoğunlu­ğunun delilidir.

 

Ancak İbn Abbas, İbn Mes'ud, Hanefîler ve bazı Şâfiîler; nazarlık vb. şeylerin taşınmaması hakkındaki rivayetlere bakarak âyet ve duaları muska şeklinde yazarak takınmanın caiz olmadığını söylemişlerdir.[Seyyid Sabık, Fıkhu's-Sünne, I, 495-496.]